“Antep Savunması Şehitliği ve Saygı Müzesi”nde ziyaretçileri karşılayan eserler, Gaziantep Büyükşehir, Gaziantep Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Gaziantep Müzeler Müdürlüğü ile yapılan ortak çalışmayla gün yüzüne çıkarıldı.
Çınarlı’da bulunan mevcut şehitliğin yanına eklenen müzede, Gazi şehirlilerin gösterdiği direnişi kırmak için seçilen Çınarlı Cephesi’nin stratejik önemi ve dönemin emperyalist gücü olan Fransızların taarruz hareketini özetleyen yazılı kaynaklar yer alırken, Milli Mücadele sürecinde cephe bölgesinde elde edilen buluntular sergileniyor.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Kemal Çeber ve il protokolü üyelerinin açılışını yaptığı, “Antep Savunması Şehitliği ve Saygı Müzesi” için programda Kurtuluş Savaşı’nda bağımsızlık mücadelesi veren cephelerden getirilen topraklar şehitliğe döküldü ve buket kondu.
BİR ASIR ÖNCE ANTEP SAVUNMASINDA YAŞANAN İNSANİ DRAMIN AYNISI BUGÜN GAZZE’DE YAŞANIYOR
“Bir asır önce Fransızların Antep’e düzenlediği saldırıların aynısını bugün İsrail Gazze’ye uyguluyor.” Bu sözler Panorama 25 Aralık Müzesi Tarih Kurulu Başkanı Sıtkı Severoğlu’na ait. Aynı zamanda gazi torunu olan Severoğlu, taktiksel anlamda ve ortaya çıkan insanî dram açısından her iki olayın çok benzer olduğunu söylüyor.
Bu tablo,,
Tam yüzyıl öncesine ait.
Açlığa terk edilen bir halkı,,
Ve
Onları açlığa mahkûm eden
İşgâlci güçleri resmediyor.
Bundan bir asır önce Antep kuşatılınca yiyecek bir şey kalmadı.
Antepliler maalesef açlıktan hiç kullanılmayan, yenilmeyen acı zerdali çekirdeğini içinde siyanür bulunan ekmeklerinin ununa katmak zorunda kaldılar. Böylesine bir açlık vardı bir asır önce.
İçecek suyun ulaşamaması ekmeğin bulunamaması bir asır önce Antep’teydi bugün Gazze’de bunu çok net olarak gözlemliyoruz.
Sıtkı Severoğlu…
Antep savunması ve milli mücadeleyi anlatan
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Panorama 25 Aralık Müzesi Tarih Kurulu Başkanı.
Gazi torunu.
Ona göre,
Gazze ile Antep kuşatması arasında büyük benzerlikler var.
“Bir asır önce Gaziantep’e bakıp bugün dünyaya bakıp dünyayla karşılaştırdığımız zaman maalesef dün Ukrayna’da benzer şeyleri gördük yine kadın ve çocukların yaşadığı şehirler bombalanıyordu. Bugün Gazze’ye baktığımızda yine aynı şeyleri görüyoruz. Kadın ve çocukların yaşadıkları şehirler, bölgeler bombalanıyor.
Orantısız bir güç vardı. Bugün Gazze’de onu görüyorum ben.
Orada İsrail’in çok ciddî bir kadın çocuk sivil ayrımı yapmadan bombardımana tabi tutması söz konusu. Orada insanlar ölüyor. Benim açımdan orada kimin ne düşündüğünün bir önemi yok ama çok net bir biçimde”
Gaziantep’teki Panorama 25 Aralık Müzesi,
Antep savunmasını anlatan 12 diarama var.
Severoğlu,
Her birinde,,
bugün Gazze’de yaşananları görüyor.
Fransızlar,
Antep kuşatmasında taş üstünde taş bırakmamıştı.
Tıpkı İsrail’in Gazze’de yaptığı gibi.
Gaziantep’te bundan bir asır önce 15 bin sivil mimarlık yapısının 10 bini yerle bir olmuştu, Fransız bombardımanlarıyla.
Orada da televizyonlarda görebiliyoruz, Gazze’de yaşanılanları. Atılan bombalarla ilgili çok büyük bombardıman var, binalar yerle bir oluyor. Adeta kıyamet kopuyor oralarda. Bunlar bizi insan olarak üzüyor.
Ve direniş…
Severoğlu’na göre,
Her iki olayda halkın direnişi de benzer.
Bundan bir asır önce, önce İngilizler sonra Fransızlar bu bölgeyi işgâl ettiklerinde çok kolay ele geçirebilecekleri bir kentle karşı karşıya olduklarını düşünüyorlardı.
O dönemde Gaziantepliler, gelecek işgâle karşı direniş için hazırlık yapıyorlardı zaten.
Gazze’de bir direniş var, orada yaşayan insanların gidebilecekleri bir yer yok.
İsrail’in 7 Ekim’de başlattığı saldırılarda binlerce Gazzeli hayatını kaybetti.